Olmayı seçtiğimiz insanlar olma çabamızın yanı sıra çocukluğumuz da kişiliğimizin şekillenmesinde belirli bir rol oynar. Olaylar karşısında tepkilerimiz ve kendimizi ifade etme tarzlarımız ve diğer davranışlar, daha küçük yaşta, çevremizin koşullarını idrak edebildiğimiz anda oluşmaya başlar.
Araştırmalar gösteriyor ki, herkesin yetiştirilme şekline bağlı bir ilişki tutumu var. İlişki tutumları, partnerlerimize karşı göstermeye meyilli olduğumuz davranışlar bütünüdür. Nasıl, ne şekilde sevdiğimizi anlayabilirsek, tutumlarımızın ilişkiyi nasıl etkilediğini de anlamış oluruz.
Beş İlişki Tutumu
1. Memnun Edici
Memnun ediciyi genellikle, fazla koruyucu, öfkeli ve sürekli eleştiren ebeveynler büyütmüştür. Çocukken, memnun ediciler ebeveynlerden negatif bir tepki çekmemek için "iyi" olmak için ellerinden geleni yapar. Bu çocuklar pek rahatlık yüzü görmez. Bunun yerine zaman ve enerjilerini ebeveynlerini rahat ettirmeye harcarlar. Sorunlar ve ikilemler karşısında zorlanırlar, anlaşmazlıklara sıkça haksız olduğunu kabul ederek ve telafi etmeye çalışarak tepki verirler.
Genelde "hayır" demekte zorlanırlar ve ikilemle karşılaşmak istemedikleri için doğru söylemeyebilir ve yüzleşmelerden yalanlarla kaçabilirler. Bu çocuklar büyüdüğünde herkesi mutlu edebilmek için etrafındakilerin duygularını okumayı öğrenirler. Ancak stresli veya birini hayal kırıklığına uğrattıklarını hissettiklerinde içsel bir çökme yaşayıp ilişkiden kaçabilirler.
Memnun ediciler herkes ile her konuda anlaşmaya çalışır ancak bu gerçekçi değildir ve kendileri için sağlıklı bağlar kurmak yerinebaşkalarının istek ve ihtiyaçlarına odaklanırlar.
Dengeli dostluklar kurmaları için onlardan bekleneni yapmaya çalışmak yerine duyguları konusunda dürüst olmalılar.
2. Kurban
Kurban genelde kaotik bir evde büyür. Üzerlerine dikkat çekmemek için uyumlu olmayı öğrenirler. Kızgın ve şiddet eğilimli ebeveynlerle başa çıkabilmek için bu çocuklar küçük yaşta sessiz olmayı ve saklanmayı benimser. Bulundukları zaman dilimi katlanılmaz olduğu için genellikle gündelik tehlikelerle baş edebilmek için hayali bir dünya kurarlar.
Kurbanlar düşük özgüvene sahiptir, kaygı ve depresyondan muzdariptir. Ebeveynlerine benzer davranışlar gösteren, kontrolcülerle evlenebilirler. Kurbanlar akışa uyum sağlamayı öğrenir. Stresli durumlara o kadar alışkınlardır ki rahatlık hissettiklerinde bu, onlarda huzursuzluk yaratabilir çünkü sıradaki patlamayı beklerler.
Kurbanların, sağlıklı bir ilişki kurması için kendilerini sevmeyi ve gerektiğinde partnerlerinin karşısında dik durmayı öğrenmeleri gerekiyor.
3. Kontrolcü
Kontrolcü genellikle fazla korumanın olmadığı bir evde yetişir, bu yüzden güçlü olup başının çaresine bakmak zorundadır. Çocukluklarında hissettikleri zararı görmemek için hep kontrol sahibi olmak isterler. Bu yapıdaki insanlar korku, aşağılanma, çaresizlik gibi negatif duygulardan kaçındıklarında kontrolü aldıklarını hissederler.
Ancak kontrolcüler, öfkeyi güçlü kalabilmek için bir silah olarak kullanırlar. Sert olmaya eğilimlidirler, ancak öngörülemez hareketleri de olabilir. Konfor bölgelerinden çıkmayı sevmezler çünkü bu onlara zayıf ve korunmasız hissettirir. Sorunları kendileri çözmeyi tercih ederler ve bunu bildikleri şekilde yaparlar. Aksi halde öfkelenirler.
Kontrolcülerin sağlıklı ve uzun süreli bir ilişki kurması için gevşemeyi ve diğerlerine güvenmeyi öğrenmeli, öfkeden uzak olmalılar.
4. Kararsız
Kararsızlar öngörülemez ve tutarsız davranan ebeveynler tarafından büyütülür. İhtiyaçlarının ebeveynlerinin önceliği olmadığının farkına varırlar. Devamlı bir ilgi, görmediklerinden kararsızlar derin bir terk edilme korkusu taşırlar. Ancak ebeveyn ilgilerini ona yönelttiklerinde kararsız, ilgi görmek için çok yorgun ve öfkelidir.
Yetişkinliğe adım attıklarında, çocukken eksiklik duydukları kalıcı ve sürekli bir sevgi bulmayı amaçlarlar. Yeni ilişkileri idealleştirmek gibi bir alışkanlıkları vardır ancak hayal kırıklığı yaşadıklarında moralleri bozulur ve şüpheye düşerler. Yanlış anlaşıldıklarını hissederler ve ilişki boyunca birçok içsel sıkıntı\stres yaşarlar. Çok hassas ve alıngan olabilirler, bu da karşılarındaki kişinin en ufak bir davranış değişikliğini fark etmelerini sağlar.
Kararsızların sağlıklı ilişkiler yürütmesi için çok hızlı gitmemeleri ve bir şeylere kalkışmadan önce partnerlerini iyice tanımları gerekir. Aksi halde kendi beklentileri hayal kırıklığı yaratır.
5. Kaçıngan
Kaçıngan, sevecenliğe daha az önem veren, bağımsızlık ve bireysellik temelli bir evde büyür. Çocukluklarında kendi işlerini görmeyi öğrenen kaçınganlar, duygu ve ihtiyaçlarını bir kenara bırakıp ebeveynlerinden görecekleri ilginin derdine düşerler. Kişisel alanlarını severler ve duygulardan çok mantık ve objektifliğe güvenirler. Çevrelerindeki insanların ruh hali değişimleri onları rahatsız edebilir. Sağlıklı bir ilişki kurmaları için duygularını açıkça ifade edebilmeyi öğrenmeliler.
תגובות